MUSTAFA ALTINIŞIK

Home Otobiyografim Soyagacim Fotograf albümüm Egitimim Yayin listem Favorilerim Sunularim Kaynaklarim Seçtiklerim Ilgi alanlarim Paylastiklarim Mizah Siir Defterim Baglantilar Iletisim Geri Bildirimler

 

Home
Otobiyografim
Soyagacim
Fotograf albümüm
Egitimim
Yayin listem
Favorilerim
Sunularim
Kaynaklarim
Seçtiklerim
Ilgi alanlarim
Paylastiklarim
Mizah
Siir Defterim
Baglantilar
Iletisim
Geri Bildirimler

 

 

İSTİKLAL MARŞI  

Koro

Müzik

Tüm Şiir

 

Korkma, sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak

Sönmeden yurdumun üstünde tüten en son ocak.

O benim milletimin yıldızıdır parlayacak!

O benimdir, o benim milletimindir ancak!

 

Çatma, kurban olayım, çehreni ey nazlı hilal!

Kahraman ırkıma bir gül... ne bu şiddet, bu celâl?

Sana olmaz dökülen kanlarımız sonra helal.

Hakkıdır, Hakk'a tapan milletimin istiklal.

 

Ben ezelden beridir hür yaşadım, hür yaşarım;

Hangi çılgın bana zincir vuracakmış? Şaşarım!

Kükremiş sel gibiyim, bendimi çiğner, aşarım.

Yırtarım dağları, enginlere sığmam, taşarım.

 

Garbın âfâkını sarmışsa çelik zırhlı duvar.

Benim iman dolu göğsüm gibi serhaddim var.

Ulusun, korkma! Nasıl böyle bir imânı boğar,

'Medeniyyet!' dediğin tek dişi kalmış canavar?

 

Arkadaş, yurduma alçakları uğratma sakın;

Siper et gövdeni, dursun bu hayâsızca akın.

Doğacaktır sana va'dettiği günler Hakk'ın,

Kim bilir, belki yarın, belki yarından da yakın.

 

Bastığın yerleri 'toprak' diyerek geçme, tanı!

Düşün altındaki binlerce kefensiz yatanı.

Sen şehid oğlusun, incitme, yazıktır, atanı.

Verme, dünyâları alsan da bu cennet vatanı.

 

Kim bu cennet vatanın uğruna olmaz ki feda?

Şühedâ fışkıracak toprağı sıksan, şühedâ!

Cânı, cânânı, bütün varımı alsın da Hudâ,

Etmesin tek vatanımdan beni dünyâda cüdâ.

 

Rûhumun senden İlahî, şudur ancak emeli:

Değmesin ma' bedimin göğsüne nâ-mahrem eli!

Bu ezanlar-ki şehâdetleri dinin temeli-

Ebedî yurdumun üstünde benim inlemeli.

 

O zaman vecd ile bin secde eder -varsa- taşım.

Her cerîhamdan, İlâhî, boşanıp kanlı yaşım;

Fışkırır  rûh-ı mücerred gibi yerden na'şım;

O zaman yükselerek arşa değer belki başım!

 

Dalgalan sen de şafaklar gibi ey şanlı hilâl!

Olsun artık dökülen kanlarımın hepsi helâl.

Ebediyyen sana yok, ırkıma yok izmihlâl;

Hakkıdır, hür yaşamış, bayrağımın hürriyet,

Hakkıdır, Hakk'a tapan milletimin istiklâl!

 

                                 Mehmet Akif Ersoy

 

ATATÜRK' ÜN GENÇLİĞE HİTABESİ

Ey Türk Gençliği! Birinci vazifen, Türk İstiklâli'ni, Türk Cumhuriyeti'ni, ilelebet, muhafaza ve müdafaa etmektir.
Mevcudiyetinin ve istikbalinin yegâne temeli budur. Bu temel, senin, en kıymetli hazinendir. İstikbalde dahi, seni, bu hazineden, mahrum etmek isteyecek, dahilî ve haricî, bedhahların olacaktır. Bir gün, istiklâl ve cumhuriyeti müdafaa mecburiyetine düşersen, vazifeye atılmak için, içinde bulunacağın vaziyetin imkân ve şeraitini düşünmeyeceksin! Bu imkân ve şerait, çok nâ-müsait bir mahiyette tezahür edebilir. İstiklâl ve cumhuriyetine kastedecek düşmanlar, bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin mümessili olabilirler. Cebren ve hile ile aziz vatanın, bütün kaleleri zapt edilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir. Bütün bu şeraitten daha elîm ve daha vahim olmak üzere, memleketin dahilinde, iktidara sahip olanlar gaflet ve dalâlet ve hattâ hıyanet içinde bulunabilirler. Hattâ bu iktidar sahipleri şahsî menfaatlerini, müstevlilerin siyasî emelleriyle tevhit edebilirler. Millet, fakr-u zaruret içinde harap ve bîtap düşmüş olabilir.
Ey Türk İstikbali'nin evlâdı! İşte, bu ahval ve şerait içinde dahi, vazifen; Türk İstiklâl ve Cumhuriyeti'ni kurtarmaktır! Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda, mevcuttur!

     GAZİ MUSTAFA KEMAL

                    ATATÜRK

KUVÂYİ MİLLİYE-Nazım Hikmet

        BAŞLANGIÇ: Onlar

        BİRİNCİ BAP: Yıl 1918-1919 ve Karayılan Hikayesi

        İKİNCİ BAP: Yıl yine 1919 ve İstanbul'un Hali ve Erzurum ve Sivas Kongreleri ve Kambur Kerim'in Hikayesi

        ÜÇÜNCÜ BAP: Yıl 1920 ve Arhaveli İsmail'in Hikayesi

        DÖRDÜNCÜ BAP: Nureddin Eşfak'ın Bir Mektubu ve Bir Şiiri

        BEŞİNCİ BAP: 1920'nin 16 Martı ve Manastırlı Hamdi Efendi ve Reşadiyeli Veli Oğlu Memet'in Hikayesi

        ALTINCI BAP: Muharebeler ve Düşman Elinde Kalanlar ve Kartallı Kazım'ın Hikayesi

        YEDİNCİ BAP: 1922 Ağustos Ayı ve Kadınlarımız ve 6 Ağustos Emri ve Bir Aletle Bir İnsanın Hikayesi

        SEKİZİNCİ BAP: 26 Ağustos Gecesinde Saatlar İki Otuzdan Beş Otuza Kadar ve İzmir Rıhtımından Akdenize Bakan Nefer

                    Ey Halkım,

                    Unutma bunu!........

Adobe Acrobat Reader programı olmayanlar, Adobe PDF formatındaki belgeleri,  aşağıdaki resme tıklayarak programı indirebilirler.